Bigem

Dün akşam üstü kapı çaldı. Yan apartmandan Nilgün hanım. Büyük kızı İrem'in nikah davetiyesini getirmiş. Kızlar büyüdü de evleniyorlar.
 Gel içeri dedim. Dinlen biraz.
Yüzü gülüyordu mutluydu.
Gelmeyim dedi, çok iş var, çok iş var dedi. Yüzü gülüyordu. Alt kata indi davetiyeleri dağıtmaya.
  Bir saat kadar sonra bir ambulansın sirenini çalarak geçtiğini duydum. Niye çalarlar ki sireni, bu saatte trafik yok zaten diye düşündüm içimden.
 İki saat sonra eşim yerel gazeteleri internetten okumaya başladı.
Genç kız cinayete kurban gitti. Bigem Ç  bir kadının saldırısına uğradı ve hayatını kaybetti. Başka habere geçti.
  Dur dur dur dedim. geri gel o habere nasıl yani? Bizim yan komşu o. benim öğrenci. Kızların hangisi acaba. Davetiyeyi elime aldım 15 gün sonra evlenecek olan İrem. ÖLEN KÜÇÜK KIZ BİGEM.
Şok. Nasıl olur ya?
  Daha akşam annesi çok mutluydu, davetiye dağıtıyordu.
Hayatının son tasasız, eksiksiz mutluluğunu yaşıyormuş komşum. Bir saat sonra hayatının en büyük acısını yaşayacakmış...
  Nasıl olmuş dedim. Her gazete başka bir şey yazdı.
Sonunda katil kadının psikopat olduğu, kadınlara saldırdığı, daha önceden şikayet edildiği, engelli kontenjanından Vergi Dairesinde memur olduğunu öğrendik.
  Bütün gece uyuyamadım. Balkona çıktım. Gece her yer sessiz sakin...
 Melek gibi bir kızdı. 21 yaşında. Resim bölümü 3. sınıfta, sınavdan çıkmış ve arkadaşları ile yemek yemiş.
  Çıkışta bu kadınla karşılaşıyor ve cinnet geçiren kadın elindeki uzun bıçakla defalarca Bigem'i bıçaklıyor. Şah damarı, aort damarı kesildiği için kurtarılamıyor.
 Yanındaki arkadaşları annesini arayıp Bigem'e bişey oldu gelin dediklerin de Komşum koşturuyor, olay yeri eve 5 dakika mesafede. Ambulansa konan Bigem'i annesine göstermiyorlar ne kadar kötü durumdaysa çocuk, buna cesaret edemiyorlar.
  Bigem'in arkadaşları telaş içinde 'saldırı var' derken saldıran kadın sakin sakin yürüyüp gitmiş. 'Saldırı var saldırı var' diyormuş. Onu gören bir kadın nerde saldırı var kızım diye sorsa da cevap alamamış. Daha sonra polisler 'görsen tanırmısın?' diye sorduklarında tanırım demiş.
   Gece caddedeki evlerin kapısını çalan polis 'olayı görüp görmediklerini' sormuş.
Saldırgan kadın gece birbuçuk civarında olaya 1, 2 km uzakta kaldırımda otururken bulunmuş.
Bigem'i tanımadığını söylemiş.
   Bu gün okul çıkışı evlerine gittim. Kalabalık ve sessizlik vardı. Yolda arkadaşları sıralanmıştı. Yağmur yağıyordu ve kimse yerinden kıpırdamıyordu. Annesi ve ablası ayakta zor duruyordu. Babası tabutun başından ayrılmıyordu. Yağmurla birlikte ağlıyorduk.
  Allah annesine, ablasına, babasına sabır, direnme gücü versin.
Komşum ve ailesi gerçekten çok iyi insanlar.
Bigem sabah kalktığında ben akşama ölücem dermiydi?
Annesi bana davetiyeyi verirken bir saat sonra hayatının acısını çekeceğini bilirmiydi?
Bir hafta önce benim bir haftalık ömrüm kaldı diye düşünürmüydü?
  Hayat çok acımasız. TV dizilerinde aniden birinin öldüğünü görsek, diziden çıkaracaklarda onun için senaryoya ölüm koydular deriz.
  Gerçek hayattada oluyormuş, aniden anlamsız bir nedenden ölünüyormuş.
Çok üzüldüm, Çok üzüldük, Yine de bizler anneciğinin üzüntüsünü tahmin edemeyiz. Kendi çocuklarımız için düşüncesi bile bizi çıldırtırken Allah Bigem'in ailesine sabır versin.
Mekanı cennet olsun.
                                ***************************************************
10/Hzrn/2014
12 haziran 1993 yılında doğan Bigem için okul arkadaşları mezarı başında anma töreni düzenleyecekler.
Ölmeden birkaç gün önce "Haziran ayını çok seviyorum çünkü doğum günüm var" diye twit atmış.

 4 Hzrn 2014 de ölen Bigem için haziran ayı hem doğum hem ölüm ay'ı oldu. Allah rahmet eylesin.