Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

24 Nisan 2013 Çarşamba

Bir hafta sonu (Nisan 2013)

Hafta sonu kızım geldi. Yeni eve geçiyor. Gel bizim evden de istediğini al demiştim. Hemde arkadaşı için bana tablo yaptırmıştı. Yapmazsan evdekini alırım diyede tehdit etmişti.(şaka). Cuma akşamı beklemiyeyim diye saat 21 e bilet almış ama yine rötarla 23 de binebilmiş. Gece iki de babası ve kardeşi ikisi bir almaya gittiler.
 Ertesi gün kahvaltıya götürelim dedik. Eşim Sarıalan yaylasında bir yer duymuş oraya götüreyim sizi dedi. olur dedik. Bolunun dağlarını çıktık tepeden aştık arkasına geçtik. Kimimizin başı ağrıdı kimimizin midesi bulandı.. yükseklik farkından. Geldiğimiz yerde de arabadan inemedik. Arabanın etrafını 3 köpek sardı. Eşimde köpekten korkar. Kapıya çıkanda yok ıssız bir yer. Döndük geri. Aynı yolları çık, in . Bildiğimiz bir yere geldik. Şansımıza orada da çalışan biri kaza yaptığı için çeşit çok değilmiş. bin kere özür dilediler. Ama yediğimiz tereyağı, balların peynirlerin tadı damağımızda kaldı.Reçelleri de kendileri yapmışlar. Böreksiz kızartmasız tam bir kahvaltı yaptık.
 Öyleden sonra da benim resim kursunun günü vardı. Para verilecek, bir daha ki gün tespit edilecek vs derken gitmek zorunda hissettim kendimi. Kızıma hemen gelirim dedim. Gittim. Şenol hanım bir hazırlık yapmış görülmeye değer. Kabak salatasının üstüne resim yapmış! Biberden güneş, havuçtan balık, ceviz ve çörek otundan kumsal, nane yaprağından ağaç yapmış. Çok güzel olmuş.
                                                    Biberli ve tahinli börekleri de enfesti.
                                    Etimekli tatlısı ve çukulata kaplı kurabiyesi de çok hafifti.
                                         Eli çok güzel Şenol hanımın her yaptığı lezzetli oluyor.
                                               Bir daha ki gün bende bakalım ben ne yapacağım...
Kızım telefon etti arkadaşlardan mamalardan zor ayrıldım. Evden bir sürü ıvır zıvır ayırmış kullanmıyorsun at dedi. Atmaya kıyamadıklarım dursun dediğim şeyler. Otoriter davrandı. O ara kapıcı geldi geridönüşüm kutusuna atılacakları ayrı veriyoruz. Aman dedim içine bak işe yarayacakları al kullan  kız atıyo kullanılabilir dedim. Olur bakarım dedi. İçim azcık ferahladı.
 Kızım kankası için ev hediyesi yaptırdı. Ressamlığım işe yarasın bari. Yapıp yapıp eve dolduruyorum tabloları. Beni baya sıkıştırdı. Hadi anne bitir diye. Gerçi ilk yaptığımın renkleri daha güzel geldi bana .
Buda güzel oldu. Islak ıslak koyduk arabaya yüklerin üstüne ve kızı İstanbula götürdük. Oğlan ehliyet aldı ya duramadı arabada. Ben süreyim dedi durdu.
 Kızın yeni evi iki oda bir salon. Daha küçük bekliyordum değilmiş. Kapıda telefon bağlı arıyor bakkalda sipariş veriyor, geliyor kapıya. Gelen olursa arıyorlar bilgi veriyorlar. rahat bir site. Daha tam yerleşmedi. yerleşince güzel olacak.
  Kızı bıraktık dönüş yoluna çıktık. Oğlan arabayı istiyor ben süreyim diyor. Adapazarından sonra verdi arabayı babası. Ve derste başladı. Kamyonlara yanaşma, arkadan hızlı gelene yol ver. Kafa çıkaran otobüslere kamyonlara dikkat et gibi. tabi sakin değilde bağırarak söyledi. çünkü üzerimize gelen otobüsten kaçmadı oğlan yol benim diye. Meğer eşim arabayı iyi kullandığı için fark etmiyormuşum tehlikeleri. Oğlan kullanınca bende gördüm trafiğin tehlikelerini ve ben de öğrendim.
 Eve gelince yolun sitresinden hepimiz yorulmuşuz hemen yattık ama dinlenemedik.  Bir hafta sonuda böyle geçti.

2 yorum:

  1. Bol keyifli, biraz heyecanli bir hafta sonu olmuş doğrusu. Nice güzel hafta sonlarına arkadaşım...

    YanıtlaSil