Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

17 Kasım 2011 Perşembe

Misafirlik

     Bu akşam Emel ve Metin kardeşlerimizi ziyarete gittik. Bayramda bizi ziyaretlerinde Emel mantı yapacağından bahsetmişti. Bende "Bir kayınvalidem birde sen güzel mantı yapıyorsun" dedim ve Emel bizi mantı yemeğe davet etti. Yani kendimizi davet ettirmiş olduk. Elbette bu durumdan utandım.
      Emel sadece mantı ile kalmamış, yetmez korkusuyla başka yiyeceklerde yapmış.
Lahana sarması, patlıcan közlemesi, kırmızı biber közlemesi, ıspanaklı börek geldiğimizde masada idi.
                                               Mercimekli çorbanın tadına doyulmuyordu.
                                                Veee mantı geldii. Üstüne yoğurdu döktük...
Üstünede yağda kızartılmış kırmızı biber geldi. Ben acı yiyemediğim için yağında koydum. Yavaş yavaş yedim. Çoook doydum. Salatalar, çorba, börek, mantı beni şişirdi. Tatlılara yer kalmadı. Tatlıyı ben getireceğim dediğim halde Metin bey kadayıf tatlısı almış. Baklava ve elmalı kurabiye de eklenince bizde yiyecek hal kalmadı. En güzelide güzel sohbetleri idi. Evin yakışıklı oğluna bir blog sitesi açtık. O da günlük tutacak.
           Karnımız doyduktan sonra evi duvarlarındaki güzel biblolarıda çekmeden edemedim.
                                                                    Yay ve oklar
Diyarbakır işi olan bu divanı Metin bey kendisi yapmış. Hiç metal çivi kullanılmamış. Tahta çiviler ve yapıştırma kullanılarak yapılmış. Maharetli arkadaşım...
                                                            Keçe duvar süsü ve heybe
                                                                  İlginç bir duvar süsü daha
Evin yakışıklı oğlu, güzel ve kibar kızına, Emel ve Metine çoook teşekkür ediyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder