Çanakkale Gezisi

Edirneden Çanakkaleye geldik. 18Mayıs

                                                 

Bu mezar Osmanlı zamanında boğazdan düşman gemilerinin geçmesine izin veren bir komutanın mezarıymış. Ondan sonra sadece kalenin yeterli olmadığı anlaşılmış ve Tabyalar yapılmış.

                                                     Mecidiye şehitliği anısına bir anıt.

                         Mecidiye Tabyaları. Buralarda askerler toplanır, savaş planları yapılırmış.

                                                Seyit Onbaşı 217kg lık mermiyi kaldırıp merdivenleri çıkıyor ve topun ağzına veriyor. İngiliz Occan zırhlısını batırarak savaşın kaderini değiştiriyor.

                                           Raylı sistemle mermi merdiven başına geliyor...

                                                       Denizdende bir gemi geçiyor

                                                        Seyit onbaşı anısına bir heykel

          Topun bulunduğu tepeden ayrılırken... Bir gurup öğrencininde ziyareti sevindiriyor beni.

 Alçıtepe köyüne gidiyoruz. Kara savaşları burada olmuş. Geldikleri en son nokta burası.  Özel müzeler açılmış. Çanakkale savaşı bittikten sonra toprak bombalama ve mermilerden (metrekareye 6bin mermi, 6 şehit düşüyor) ekilemiyor. Yöre halkı savaştan kalan top ve mermileri toplayıp hurdacılara satarak geçimini sağlıyor.

 70 yıl bulduğu savaş kalıntılarıyla geçiniyorlar. Son 20 yıldır Bulduklarını müzelere veriyorlar.

 Çok yağmur yağdığı için otobüsten inip dere yataklarında olan yeni bulunmuş şehitlikleri gezemedik.

Sargıyeri Hastanesi bombalanıyor. Yaralılar, doktorlar ölüyor. Yabancı biri Çanakkale savaşlarında centilmenlik var demiş. Ama sadece Türk askerinde centilmenlik var.

Settülbahir köyü ilk bombalanan köy. Ezineli Yahya Çavuş 3bin kişiye karşı savaşıyor.

                                                                 Tüfekler
Kuzey cephesi Mustafa Kemalin 57.alayın komutanı. 57. alay öleceğini bile bile savaşıyor, şehit oluyor.

                                                 Kılıçlar, bıçaklar, süngüler...

                                                     Matara ve at nalı kalıntıları

                                                                Kaşık ve çatallar

                                                     Yemek kapları

                                                    Kafatası ve çene kemikleri

                                                         Bakır tepsi

                                                     Çanakkale boğazı

.....

                           Abidenin tavanındaki Türk Bayrağı

                                             300 bin şehidimizin anısına yapılan Abide

                                      Yağmur biraz aralanınca otobüsten çektiğimiz manzara.

                                                          Çanakkale Boğazı savaş alanı

 Eğer savaşta kullanılan toplar, mermiler, diğer kalıntılar hurda niyetine satılmasaymış dünyanın tek savaşılan alanda kurulan açıkhava müzesi olacakmış. Ama hurda niyetine sattıkları içinde kimseyi suçlayamayız o zamanın gerektirdiği, yaşamaya devam etmek için gereken oydu.

                                                 Abide meydanındaki bayrağımız

                                               Şehitler anısına yapılmış duvar kabartması

 En çok İstanbul ve Kastamonudan şehit verilmiş. Bolu şehitlerinide aradık bulduk. Bütün şehitlerimizin ruhlarına fatiha okuduk. Ruhları şad olsun. Onlar sayesinde bu gün rahat yaşıyoruz.

                                                   Şehitliklerdeki Atatürk Heykeli

                                                       Meçhul Asker  mezarı

    Senegalliler, Zelandalılar tek savaşa katılıyorlar Çanakkale savaşı. Bu savaşla onlarda ulusal bilinç gelişiyor. Her sene 25 nisanda dedelerinin mezarlarını ziyarete gelip tören yapıyorlar.

                                              Kaybedilecek bir savaşı kazandıran komutan

                                        Kıyıya geldik. Otobüsün içinde bu heykelide çektik.

                                               Feribotla karşıya geçtik

                                                        Piri Reis büstü
    Bir otelde konakladık. Akşam yemeği müzikli idi. Zeki Müren taklidi yapan bir Şarkıcı vardı. Gündüz kabaran ruhlarımızı müzikle indirdik.

     Sabah kahvaltı edip yola çıktık. Turuva Atının maketini gördük.

                                            Akalılarla Turuvalıların savaşı

Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın,
Bu toprak, bir devrin battığı yerdir.
Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın,
Bir vatan kalbinin attığı yerdir.

Bu ıssız, gölgesiz yolun sonunda,
Gördüğüm bu tümsek, Anadolu’nda,
İstiklal uğrunda, namus yolunda,
Can veren Mehmed’in yattığı yerdir.

Bu tümsek, koparken büyük zelzele,
Son vatan parçası geçerken ele,
Mehmed’in düşmanı boğduğu sele,
Mübarek kanını kattığı yerdir.

Düşün ki, haşrolan kan, kemik, etin
Yaptığı bu tümsek, amansız, çetin,
Bir harbin sonunda, bütün milletin,
Hürriyet zevkini tattığı yerdir.
      Necmettin Halil Onan

                                                 Kilitbahir Kalesi. Bahir deniz demekmiş.

 Nusrat Mayın Gemisi. Geminin akşam karanlıkta döşediği 20 deniz mayını savaşın kaderini değiştirmiş. Geminin içini gezdik. İçeride fotoğraf çekmek yasaktı.

                                 Gerçeği Mersin limanında duruyormuş. Biz maketini gezdik.

 Savaş kazanıldığı günün simülasyonunu izledik. Kıyılarımızı bombardıman eden gemiler bildikleri mayınlardan kaçarken bilmedikleri mayınlara çarparak batıyorlar, ve geri dönüyorlar.

Yakındaki müzeyi gezdik. Öleceklerini bilerek savaşa giden yüksek ruhlu Mehmetciği anlatan güzel bir dörtlük.

                                                            Patlamış deniz mayını

                                                      Mayınların içi patlayıcı ile dolu...

                                                         Arkadaşlar için hatıralıklar aldık.

                             O kadar yoğun mermi atışı varmışki havada iki mermi çarpışmış.

 Çanakkale'den ayrılırken  çektiğimiz saat kulesi gitme vaktinin geldiğini hatırlatıyor.
                                                        ------------------------------------
                                                                            Bursa

 Bursaya geliyoruz yoğun yağmur altında. Rehberle olan bir anlaşmazlık sonucu herkes kendi geziyor Bursayı.
       Tekstil, ipek yetiştiriciliği,  kestane şekeri, döner, iskender ve havlusu ile ünlü Bursa.

Biz daha önce gezdiğimiz için otelde dinlenmeyi seçiyoruz. Önceki gezilerden çektiğim Bursa resimleri var ama ne kadar doğru olur onları şimdi kullanmam bilemiyorum.

Dönüşte İkea'ya uğradık. Arkadaşlar alış veriş yaptılar. Bizde gezdik. Eski Bursa evlerini hatırlatan bu görüntüyü çektim. İkea'ya giren tamamını gezmeden çıkamıyor. Bu uygulamayı hiç sevmedim.
  Özdileğe de uğradık. Herkes çıldırmış gibi alışveriş ediyor biz dahil. Bolca havlu ve nevresim alıyoruz. Yorgun bir şekilde eve geldiğimizde kocaman oğlumun grip olduğunu görüyorum.